Gazeteci Seyhan Avşar: İstismara uğrayan bir kız çocuğunun dosyası daha cezasızlıkla kapatılmak isteniyor

Halk.tv.com.tr Özel Haber Müdürü Seyhan Avşar, geçtiğimiz ekim ayında sosyal medya hesabından: “Ancak tarafım belli. Güçlüden yana değil haklıdan ve bir kız çocuğundan yanayım. Haberin bir tarafından nüfuzlu ve zengin iki ayrı ailenin çocukları var. Diğer tarafından ise istismara uğrayan bir kız çocuğu. O çocuğun sesi olmazsam Destina’mın yüzüne nasıl bakarım. Yazacaklarım uzun olabilir.” diyerek İzmir’in Çeşme ilçesinde bir iş insanının 17 yaşındaki torununun 14 yaşındaki bir kız çocuğunu istismar ettiğini paylaşmış ve dava aşamasını anlatmıştı.

Avşar, bugün ise sosyal medya hesabından dosyayı detaylarıyla birlikte paylaşarak, cezasızlıkla nasıl kapatılmak istendiğini ve Yargıtay aşamasına gelindiğini yazdı. İşte o paylaşımları:

Değerli takipçilerim,
Ekim ayında sizlere, “Tarafım belli. Güçlüden yana değil haklıdan ve bir kız çocuğundan yanayım” diyerek bir dava dosyası duyurmuştum. Türkiye’nin tanıdığı nüfuzlu ve zengin iki ayrı ailenin çocuklarının istismar dosyasını anlatmıştım.

O dosyada yaşanan yeni bir gelişmeyi size duyurmak boynumun borcu. Bilmeyenler için sıfırdan olayı anlatmaya başlayıyım.
 
Olay iki yıl önce yılbaşı gecesi İzmir’in Çeşme ilçesinde yaşandı. Bir villada düzenlenen yılbaşı partisine çok sayıda çocuk katıldı. Partiye katılanlardan biri de Almanya’da yaşayan ve Türkiye’ye tatile gelen 14 yaşındaki F.K. isimli kız çocuğuydu.
 
İddiaya göre parti akşam saatlerinde başladı. F.K. isimli kız çocuğuna 15 yaşındaki T.K.S. tarafından sık sık alkol verildi. Kız çocuğu bir ara tuvalete gitmek için ayrıldı. Peşinden giden T.K.S. kendisinden bir yaş küçük olan F.K.’yi bir odaya kilitledi.

Çok ünlü bir iş insanının torunu geldi

Çocuğa karşı cinsel saldırıda bulundu. Arkadaşlarının yanına giden ve yaşadığı şoku atlatmaya çalışan kızın yayına bu kez 17 yaşında olan çok ünlü bir iş insanın torunu C.A.K. geldi.
 
İddiaya göre kız çocuğunu odaya kitleyen K. burada çocuğa tecavüz etti. Kız çocuğu ifadesinde yaşadığı dehşeti ise şu sözlerle anlattı: “İsmini bilmediğim bir çocuk beni odaya çekti. Kapıyı kilitledi. Sonra beni öpmeye başladı. İstemedim. Ancak çocuk güçlü ve benden büyük olduğu için bir şey yapamadım” dedi.
 
Olay çocuğun eve dönmesi ve ailesinin durumu fark etmesiyle ortaya çıktı. Karakola giden aile kızlarının partide istismara uğradığını belirterek şikâyetçi oldu. Partide bulunan çocuklar o gece evlerinden tek tek alınırken C.A.K. ulaşılamadı.
 
Hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Ancak 2 Ocak sabahında K.’nin ABD’ye kaçtığı ortaya çıktı. K. uzun bir süre Türkiye’ye dönmedi.
 
Soruşturma çerçevesinde alınan Adli Tıp Kurumu raporuna göre istismara uğrayan çocuktan alınan sürüntülerde C.A.K’ye ait DNA örneklerine rastlandı. Ayrıca çocuğun cinsel organında ödem ve ekimoz saptandığı bu durumun ise ilk kez cinsel birleşme kaynaklı olacağı belirtildi.
 
İzmir 1. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’nde F.K’ye yönelik istismarda bulunan iki isim hakkında, “Çocuğun nitelikli cinsel istismarı” ve “Kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçlarından dava açıldı.

Ağır suçlama olmasına rağmen serbest bırakıldı

Bu süreçte ABD’deki sanık C.A.K. ülkeye geri döndü. Ancak hakkında bu kadar ağır bir suçlama olmasına rağmen serbest bırakıldı.
 
Yargılama süreci başladı. K. ilk ifadesinde suçlamaları tamamen reddetti. Ancak sonrasında öpüştüklerini kabul etti. En son yaptığı savunmada ise mağdur çocuğun yaşının büyük gösterdiğini yanılgıya düştüğünü belirtti.
 
Yargılama ise geçtiğimiz ay karara bağlandı. Mahkeme heyeti ünlü iş insanlarının oğulları olan iki sanık hakkında beraat kararı verdi. Karar oy birliğiyle değil oy çokluğuyla alındı. Mahkeme başkanı C.A.K. hakkında “Çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan verilen beraat kararına muhalefet şerhi koydu.
 
Kararı veren üyeler tam da sanıkların beyanı doğrultusunda bir karar oluşturmuştu. Mağdur kız çocuğunun 15 yaşında altında olduğunun dış görünüşünden anlaşılmadığını ve sanıkların çocuğun yaşı hakkında hataya düştüğünü savundular.

Adli kontrol kararları da kaldırıldı

Sanıkların istismara uğrayan çocuğa karşı zor kullandığına dair sabit bir durumun ortada olmadığını öne sürdüler. Kararla beraber sanıklar hakkındaki adli kontrol kararı da kaldırıldı.
 
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı ise verilen beraat kararına itiraz etti. Kadın bir Cumhuriyet Savcısı’nın yaptığı itiraz da C.A.K’nın olaydan hemen sonra yurtdışına gittiği ve 1 sene dönmediği vurgulandı.
 
K.’nin çelişkili ifadeler verdiğine dikkat çeken savcı, tanık olarak dinlenen C.E. isimli kişinin ifadesinde mağdurun istismarın yaşandığı odadan çıktığı sırada tırnağının kırık olduğunu ve boynunda kızarıklık olduğunu gördüğünü beyan ettiğine dikkat çekti.
 
İşte 14 yaşındaki bir kız çocuğunun yaşadığı dehşet yerel mahkemede böyle sonuçlandı. Dosya istinaf mahkemesindeydi. İtiraz esastan reddedildi. Mahkeme kararında organ sokma iddiasının kanıtlanmadığını ve suça sürüklenen çocukların fiillerinin cinsel istismar düzeyinde kaldığını belirtti.
Sanıkların çocukların yaşı konusunda hataya düştükleri belirtildi.
 
Avşar paylaşımlarını“Üzgünüm. Yıllardır dosya okuyan bir gazeteci olarak halen adalete ve hukuka inanıyorum. Her defasında büyük hayal kırıklığı yaşıyorum. Bu dosya da, vicdanlı hakimler hakkaniyetle karar verir diye bekliyordum. Yine yanıldım. Bir kız çocuğunun daha dosyası böylesi bir kararla kapatıldı.
Son söz Yargıtay’da…” diyerek bitirdi.
 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir